TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kılıçaslan'ın, yaptığı açıklamada, MAM'ın Türk sanayisinin çözüm ortağı olduğunu belirtti.
Türk sanayisi için 7 farklı enstitü ile çalıştıklarını ifade eden Kılıçaslan, akıllı şehirlerde atık su enerjisinin kullanılması için bir proje geliştirdiklerini ve bu projeyi özel sektöre lisansladıklarını söyledi.
Proje belli bir aşamaya geldiğinde özel sektörü de dahil ettiklerini anlatan Kılıçaslan, "Bu teknolojiyi özel sektör bütün belediyelere yaygınlaştıracak. Bu uygulama ile belediyelerin atık sularından daha fazla enerji elde edilmesi sağlanacak." dedi.
Atık su arıtma tesislerinde günde yaklaşık 4 bin 500 ton arıtma çamuru oluşuyor
Projeyi belediyelere yaygınlaştıracak Biyoflora Çevre Biyogaz Limited Şirketinin yöneticisi Ramazan Çakır ise MAM bünyesinde bulunan Çevre ve Temiz Üretim Enstitüsü ile 4 yıldır bu proje üzerine çalıştıklarını söyledi.
TÜBİTAK MAM ortaklığı ile biyogaz verimi yüksek, azot ve fosfor geri kazanımını destekleyen atık su arıtma tesislerinde çamur çürütücü üniteleri öncesinde kullanılabilecek yerli "Ultrases Destekli Kavitasyon Reaktörü" geliştirdiklerini ifade eden Çakır, projeyle arıtma çamurunun biyolojik yöntemler kullanarak biyogaza ve sıvı gübreye dönüştürülebileceğini anlattı.
Türkiye'de belediyelere ait su ve kanalizasyon idarelerince işletilen atık su arıtma tesislerinde günlük yaklaşık 4 bin 500 ton arıtma çamuru oluştuğu bilgisini veren Çakır, bu çamurların yakıldığını, düzenli depolandığını, az miktarının da tarım alanlarında bertaraf edildiğini aktardı.
Atıkların yeniden değerlendirilip ekonomik katkısının somutlaştırılması yani "Sıfır Atık" konseptinin amaçlanması gerektiğini vurgulayan Çakır, "2015 yılında başladığımız çalışmanın laboratuvar ve çeşitli sahalarda yapılan analizleri tamamlandı. Olumlu sonuçlarımızı da aldık. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın vereceği yeterlilik doğrultusunda projeyi ülke geneline yayacağız." diye konuştu.
Projenin su ve enerji sorunu için çözüm sunacağını dile getiren Çakır, biyogaz üretiminin çamur bertarafında da en çevreci yöntem olduğunu, yakmaya oranla 20 kat daha az karbon emisyonu sağladığını kaydetti.
Tarım alanlarındaki tuzluluk oranını da azaltacak
Çakır, Türkiye'de bilinçsiz sulama ve gübre kullanımı nedeniyle tarım alanlarındaki topraklarda tuz oranının arttığını, toprak içeriğindeki organik yapı miktarının ise azaldığına işaret ederek, "Geliştirdiğimiz projeyle, işlemler sonrası enerjisi alınan çamur, azot ve fosfor açısından zengin olduğundan organik gübre olarak kullanılabilecek." dedi.
Türkiye'nin coğrafik konumu itibarıyla su sıkıntısı yaşayan bölgede bulunduğunu belirten Çakır, "Projemizle çok ciddi maliyetlere neden olan sahadaki çamur miktarının azaltımı, sonrasında da organik kirleticilerden temizlenmiş suyun tekrar tarım havzalarına deşarj edilimi sağlanacak. Tarım havzalarındaki, tarlalardaki tuzluluk oranı düşecek. İşlem sonrası deşarj edilecek sular tarım alanlarına yönlendirilerek atık suyun daha efektif kullanımını sağlanacak." bilgisini verdi.
