Uluslararası Enerji Ajansı (UEA), yıllık Yenilenebilir Enerji Raporu’nda, yenilenebilir enerji üretiminin rekor düzeyde arttığını ancak 2050’de “Net sıfır emisyon” hedefine ulaşmak için yeterli olmadığını açıkladı. Ajansa göre bu hedefe ulaşılabilmesi için yenilenebilir enerji üretimindeki artış hızının 30 yıl içinde yaklaşık iki katına çıkması gerekiyor.
UEA dünyada üretilen elektriğin üçte birinin güneş, rüzgar ve diğer yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlandığını açıkladı. İcra Direktörü Fatih Birol, “Bu yılki 290 gigawattlık rekor yenilenebilir elektrik ilavesi, yeni bir küresel enerji ekonomisinin ortaya çıktığının bir başka işareti” dedi.
Bugünkü yüksek emtia ve enerji fiyatlarının, yenilenebilir endüstri için yeni zorluklar yarattığını kaydeden Birol, artan fosil yakıt fiyatlarının aynı zamanda yenilenebilir enerjileri daha da rekabetçi kıldığına dikkat çekti.
UEA’nın son raporunda; Çin, Hindistan, ABD ve Avrupa ülkelerinin, yenilenebilir enerji üretimindeki artışın yüzde 80’ini sağladıklarını belirtildi.
BBC‘nin aktardığı rapordan bazı veriler şöyle:
- Veri merkezleri ve elektrikli otomobiller gibi endüstrilerdeki büyüme ile birlikte talep artışı devam edecek. 2026’ya kadar, küresel yenilenebilir elektrik kapasitesi, 2020 seviyelerine göre yüzde 60’ın üzerinde bir artışla 4 bin 800 gigawatt aşacak.
- Yenilenebilir enerji 2026’ya kadar, küresel güç kapasitesindeki artışın neredeyse yüzde 95’ini oluşturacak. Bu artışın çoğunun kaynağı güneş enerjisi olacak.
- 2021-2026 döneminde eklenen yenilenebilir kapasite miktarının 2015-2020 döneminden yüzde 50 daha fazla olması bekleniyor. Bunun nedeni, hükümet politikalarıyla gelen daha güçlü destek ile COP26 İklim Değişikliği Konferansı öncesinde ve sırasında açıklanan daha iddialı temiz enerji hedefleri.
- Artan taleple birlikte yenilenebilir enerji kurulum maliyetleri de artıyor. Yenilenebilir enerji hala tam anlamıyla güvenilir bir kaynak olarak görülmediğinden dünyada fosil yakıtlara talep hala artıyor.
- Tüm bunlara karşın yenilenebilir enerjiye geçişi hızlandıracak politikalarla 2026’da kapasite ciddi ölçüde artabilir.