Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP), Stockhold Çevre Enstitüsü (SEI), Uluslararası Sürdürülebilir Kalkınma Enstitüsü (IISD), Uluslararası Denizaşırı Kalkınma Enstitüsü (ODI) ve düşünce kuruluşu E3G tarafından hazırlanan 2021 Üretim Açığı Raporu yayımlandı. Çeşitli üniversite, düşünce ve araştırma kuruluşunda görev yapan 40'ı aşkın araştırmacının katkı sağladığı rapor, hükümetlerin planladığı kömür, petrol ve doğal gaz üretimine yönelik gelişmelerin Paris Anlaşması'nda belirlenen hedeflerle uyumsuz olduğunu ortaya koyuyor.
Avustralya, Brezilya, Kanada, Çin, Almanya, Hindistan, Endonezya, Meksika, Norveç, Rusya, Suudi Arabistan, Güney Afrika, Birleşik Arap Emirlikleri, İngiltere ve ABD olmak üzere en fazla fosil yakıt üretimi yapan 15 ülke profilinin incelendiği rapora göre, gelecek 20 yılda hükümetler, küresel çapta petrol ve doğal gaz üretiminde artış, kömür üretimin de ise az miktarda düşüş öngörüyor. Hükümetlerin 2030'a kadar toplam fosil yakıt üretimi planları, küresel ısınmayı 1,5 dereceyle sınırlandırmak için olması gereken seviyeden yaklaşık yüzde 110 daha fazla üretim içeriyor. Söz konusu fosil üretim artışı kapsamında, 2030'da olması gerekenden yüzde 240 daha fazla kömür, yüzde 57 petrol ve yüzde 71 daha fazla doğal gaz üretimi hedefleniyor.
Küresel doğal gaz üretiminde en fazla artışın 2020-2040 yılları arasında gerçekleşeceği öngörülüyor. Gaz üretimindeki bu yükselişin de Paris Anlaşması'nda belirlenen küresel sıcaklık artışı eşiğiyle uyumsuz olduğu belirtiliyor. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, rapora ilişkin değerlendirmesinde, dünyanın en gelişmiş ekonomilerinin uluslararası kömür finansmanını sonlandırmak için yaptığı açıklamaların fosil yakıtların aşamalı olarak devreden çıkarılması için önemli olduğunu belirterek, "Ancak bu raporun açıkça gösterdiği gibi, temiz bir enerji geleceğine ulaşmak için önümüzde hala uzun bir yol var. Fosil yakıtlara yönelik finansmanı sonlandırmayan tüm kamu finansman kuruluşlarının yanı sıra ticari banka ve varlık yöneticilerini kapsayan özel finans kuruluşlarının, enerji sektörünün karbondan tamamen arındırılmasını sağlamak ve herkesin yenilenebilir enerjiye erişim sağlamasını teşvik etmek üzere fonlarını acilen kömür yerine yenilenebilir kaynaklara yönlendirmeleri gerekiyor." ifadelerini kullandı.
