ANTALYA'nın İbradı ilçesinde 'dünyanın en rahat nefes alınabilen alanlarından biri' olarak tescil edilen ve çok sayıda endemik bitki türü, dağ keçileri, yılkı atları, sedir ile ardıç ağaçlarının bulunduğu alanın, mermer ocağı için verilen 'ÇED gerekli değildir' raporunun iptali davasında mahkeme, ruhsatta 99.9 hektar olmasına rağmen, proje tanıtım dosyasında 23,95 hektar olarak gösterildiğini tespit etti. 'ÇED gerekli değildir' raporu mahkeme tarafından iptal edildi.
İbradı Belediye Başkanlığı, ilçedeki Karamıklı Yaylası'nda, Yukarı Mahalle sınırları içinde yapılması planlanan mermer ocağı projesi için verilen 'ÇED gerekli değildir' raporunun iptali için Antalya Valiliği aleyhine İdare Mahkemesi'nde dava açtı. İbradı Belediyesi adına avukat Münip Ermiş tarafından açılan davada, bölgede mermer ocağı için izin verilmesinin çevre açısından son derece sakıncalı olduğu belirtildi.
ÖZEL KORUMA ALANI
Dilekçede, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Dünya Yaban Hayatını Koruma Vakfı(WWF) tarafından bölgenin çok önemli 9 alandan biri olarak belirlendiği kaydedildi. UNESCO Dünya Miras Listesi Türkiye Birimi tarafından yapılan 2 yıllık değerlendirmeler ile hazırlanan 'Aday Doğal Alan' önerileri listesinde, bazı yıllarda ön plana çıktığı da belirtilen bölgenin, Milli Parklar ve bazı kurumlar tarafından hazırlanan biyoçeşitlilik raporlarına göre de özel korumalı alan kabul edildiği vurgulandı.
DAĞ KEÇİLERİ VE YILKI ATLARI YAŞIYOR
Dilekçede, bölgenin doğal açıdan koruma alanı olduğu gibi dünyanın en rahat nefes alınabilir alanlarından birisi olarak da tescilli olduğu ifade edildi. Çok sayıda endemik bitki içerdiği, projenin yörede yapılan arıcılık, hayvancılık ve tarımsal faaliyetleri olumsuz etkileyeceği ve bölgede sedir, ardıç gibi birçok yaşlı ağaç türünün yer aldığı anlatıldı. 
Dağ keçileri ve yılkı atlarının da doğal yaşam alanı olduğu belirtilen bölgede, Toroslar'da hayvancılık yapan nüfusun, göçerlerin, hayvanlarını otlattıkları alanları içerdiğine işaret edildi.
ASAT TEHLİKEYE İŞARET ETTİ
Projenin kuş uçumu 300 metre mesafedeki Sülek Pınarı ve Karamıklı su kaynakları başta olmak üzere su kaynaklarını olumsuz etkileyeceği belirtilen dilekçede, "Taş ocağı olarak işletilirse patlama zorunlu olarak yapılacaktır. Antalya Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı'nın yazısında 'Alanın kuzey-kuzeybatısında yaklaşık 1,5 km uzaklığında İbradı Sülek Su Kaynağı bulunmakta olup, patlatma usulü ile çalışma yapılmamalıdır' denilmektedir. Bu durumun hayati öneme sahip olduğu çok net bir şekilde ifade edilmektedir" denildi.
KEŞFE 'TARTIŞMA' ERTELEMESİ
Dava sürecinde Antalya 3'üncü İdare Mahkemesi, İbradı Karamık Yaylası'ndaki mermer ocağında keşif kararı aldı.16 Mayıs tarihinde yapılması planlanan keşif, yolda hakim ve İbradı Belediyesi'nin avukatı Münip Ermiş arasında yaşanan tartışma nedeniyle ertelendi. Avukat Münip Ermiş, hakimin kendisine 'Derhal burayı terk et', 'Terbiyesiz', 'edepsiz' gibi sözlerle hakaret ettiği gerekçesiyle HSK'ya şikayette bulundu. Hakkında soruşturma açılan hakim, 3'üncü İdare Mahkemesi'nden başka bir mahkemeye görevlendirilirken, davaya başka heyet atandı.
99.9 HEKTARLIK ALANI 23.95 HEKTAR GÖSTERMİŞLER
Mahkemenin yeni heyeti yaptığı incelemede, mermer ocağı için ruhsat alanının 99.90 hektar olduğu ancak 25 hektarın altında kalan alanlar için geçerli 'ÇED gerekli değildir' raporundan faydalanmak için proje tanıtım dosyasında alanın 23,95 hektar olarak gösterildiğini belirledi. Mahkeme kararında, "Ruhsat alanı 99,90 hektar olan ve yönetmelikte belirtilen 25 hektarlık sınırdan daha büyük bir alanı kapsadığı anlaşılan faaliyet konusunun, ÇED sürecine tabi olduğu ve ÇED raporu gerekmediği kararı verilemeyeceği sonucuna ulaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir" diyerek, 'ÇED gerekli değildir' raporunu iptal etti.
ÇED OYUNUNU MAHKEME BOZDU
Alanın neredeyse 100 hektar, koca bir dağın tamamını içermesine rağmen proje tanıtım dosyasında 25 hektarın altında 23,95 hektar olarak gösterildiğine işaret eden avukat Münip Ermiş, "Oyunu mahkeme bozdu" dedi.