Avrupa genelinde 40’tan fazla sivil toplum kuruluşu, 2035 yılına kadar, hükümetlerin, işletmelerin ve finans kurumlarının elektrik üretiminde kullanılan fosil yakıtların yerine yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği önlemleri koymaları için Fosil Yakıtların Ötesi (Beyond Fossil Fuels) kampanyası başlattı.
Türkiye’den de sivil toplum örgütlerinin yer aldığı Fosil Yakıtların Ötesi (Beyond Fossil Fuels) kampanyası, 23 Avrupa ülkesinden 17’sinin en geç 2030’a kadar kömürden çıkış taahhüdünde bulunduğu başarıyla sonuçlanan Kömürün Ötesinde Avrupa kampanyasının üzerine inşa edildi.
Fosil Yakıtların Ötesi’nin hazırladığı ‘‘Fosil Yakıtlardan Özgürlük’’ araştırması, Avrupa’nın tarihsel olarak Rusya’dan ithal ettiği kömür ve fosil gazın tamamını yenilenebilir enerji, enerji verimliliği ve akıllı tüketim ile dört yılda ikame edebileceğini gösteriyor. Araştırma bu yakıtların %70’inin sadece güneş, rüzgar ve ısı pompasıyla değiştirilebileceğini ortaya koyuyor.
Fosil Yakıtların Ötesi Kampanya Direktörü Kathrin Gutmann şöyle konuştu: “Avrupa’da kömür geri döndürülemez bir düşüş yaşıyor. Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin bir sonucu olarak kömürün kışın geri döneceğine dair beklentiler boş çıktı. Enerji krizine verilen panik halindeki tepkiler, Avrupa’nın fosil gaza ve diğer kirli yakıtlara olan derin bağımlılığının bir sonucu olarak zorluk yaşadığının bir kanıtı. İşlerimizi, şehirlerimizi, kasabalarımızı ve evlerimizi ucuz, temiz, yerli ve yenilenebilir enerjiyle çalışacak şekilde dönüştürmek, yaşam maliyeti, barış, güvenlik ve iklim değişikliği ile aynı anda mücadele etmenin tek, en adil ve makul yolu. Her politikacı, iş insanı, finansör ve kamu kuruluşunun bu vizyonu 2035 yılına kadar gerçeğe dönüştürme sorumluluğu var.”
Fosil Yakıtların Ötesi Kampanyacısı Duygu Kutluay ise, Türkiye’nin fosil yakıt bağımlılığının tıpkı Avrupa’nın geri kalanı gibi ülkemize pahalıya patladığını söylerken, “Hazırladığımız Fosil Yakıt Sayacı’na göre Türkiye’nin Paris Anlaşması’nı 6 Ekim 2021’de onaylamasının ve net sıfır hedefi açıklamasının üzerinden geçen sürede kömür, gaz ve petrolden oluşan fosil yakıt ithalatı için 135 milyar doların üzerinde kaynak ayırmışız. Türkiye’nin güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaynaklarındaki yüksek potansiyelini bir an önce kullanmaya başlayarak elektrik üretiminde kömür başta olmak üzere fosil yakıtlardan çıkış hedefi belirlemesi gerekiyor. Toplumun her kesiminin parçası olabileceği ve faydalarından yararlanabileceği bu dönüşüm Türkiye’nin mevcut ve gelecekteki iklim ve fosil yakıt krizlerine karşı daha dayanıklı olması için de kaçırılmaması gereken bir fırsat” dedi.