'Anadolu turizmden daha fazla kazanmalı'

24’ncü Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm Fuarı (EMİTT), TÜYAP Kongre Merkezi’nde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un katılımı ile başladı. 2 Şubat’a kadar sürecek olan fuara birçok ülkeden katılımcılar, tur operatörleri ve çok sayıda turizm uzmanı katıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Türk Hava Yolları’nın kurumsal sponsorluğunda, KOSGEB’in desteğiyle, Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) ve Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği’nin (TTYD) iş ortaklığında başlayan fuarda Bakan Ersoy, “Turizmde onlarca yıldır süregelen anlayışı değiştirmek yerleşik kalıpları yıkabilmek kolay değil. Dünya Turizm Örgütü’nün öngörülerinin de üzerinde büyüyen 1.5 milyar turist, 1.5 trilyon dolar gelirine koşan bir dünya turizm pastasını konuşur olduk artık. Bütün ülkeler sektörün büyüme potansiyelinin farkında ve gelirden pay almak istiyorlar” dedi. 
BÜTÇE YÜKSELDİ
Türkiye’nin turizminin daha hızlı gelişimi için yapılması gerekenler hakkında değerlendirmelerde bulunan Bakan Ersoy, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın çalışmalarını hatırlattı. 2018’de 18 milyon dolar olan tanıtım bütçesinin 2019’da 75 milyon dolara 2020’de ise Türkiye Turizm Tanıtım ve geliştirme Ajansı katkısı ile 180 milyon dolara çıktığını söyleyen Ersoy, “Türkiye tarihinde ilk kez yoğun etkili yaygın ve sürdürülebilir bir tanıtım politikasını hayata geçirmiş olduk. Üstelik bu tamamen işinin uzmanı profesyonel bir yapıda çağımızın değişen yeni iletişim yöntemleri ile uyumlu bir şekilde gerçekleştirmeye başladık Turizm gelirlerimiz incelediğimizde gelirin yüzde 40’nın Marmara, yüzde 40’ının Akdeniz, yüzde 10’unun Ege ve kalan yüzde 10’unun Anadolu’nun diğer bölgelerinden elde ettiğimizde görüyoruz. Bu sürdürülebilir bir politika değil” diye konuştu.

Anadolu’nun turizmden aldığı gelirin arttırılması gerektiğini vurgulayan Ersoy, şunları söyledi: “40’tan fazla aynı bölgeye giden turistlerimiz var. Eğer onları başka bölgelerle tanışamazsak başka ülkelere kaptırmamız kaçınılmaz. Bu sebeple her bölgenin kendine özgü turizm potansiyelini ortaya çıkaracak yeni tanıtım ve yatırım politikaları üzerinde çalışıyoruz. Ege Bölgesi’nde de biri Çeşme’de diğeri Didim’de olmak üzere sadece bulundukları alanı değil bütün bölgeyi kalkındıracak 2 turizm merkezinin çalışmalarını başlattık. Bu projeler Ege’nin en büyük ihtiyacı 12 aylık turizmin gerekli olan golf, termal, kongre, etkinlik, spor, doğa, bisiklet ve benzer aktiviteleri içeren çok düşük yoğunluklu doğaya saygılı geri dönüşüm ve çevre politikaları ile uyumlu yüksek gelir grubuna hitap eden çağımızın ve geleceğin turizm ihtiyaçlarına uygun dünyada örnek gösterebilecek projeler.”