ÇEVRE HABER - Çevre Deniz ve Ülkemiz İçin

Limanların büyümesi balıkçıları sıkıntıya soktu

SEKTÖR

Kocaeli’de denizde yapılaşmaların ve gemi yollarının çoğalmasının ardından balık avının yasaklandığı bölgeler genişledi.

Kocaelili balıkçılar, son zamanlarda liman iskelelerinin ve gemi yollarının genişlemesiyle kendi av alanlarının oldukça daraldığını söyleyerek, yedikleri cezalar yüzünden denize çıkamadıkları için sitem ediyor. Avlanabilecekleri alanların giderek daraldığı balıkçılar ise yasak alanlara girmeleri durumunda büyük para cezalarıyla karşı karşıya kalabiliyor. Cezalardan çekinen balıkçılar, teknelerini kıyıdan çözüp balık avına çıkamıyor. Yasak bölgelerin çok fazla ve cezaların çok yüksek olmasına sitem eden balıkçılar, yetkililerden kendileri için bu konuda yardım bekliyor.

“Ekmeğini balıkçılıktan kazanan insanlar var”

Balık tutamadıklarını, balığa çıkamadıklarını, çıktıkları zaman da kendilerine ceza kesildiğini söyleyen Eskihisar Mahallesi Muhtarı ve aynı zamanda Eskihisar Gebze Su Ürünleri Kooperatifi üyesi Tayfun Özcan, “Köprünün ayağına yanaşıyoruz, derken 20-30 metre açıktayız, ceza kesiliyor. Büyük de para cezaları kesiliyor. Yani bir balıkçıyı etkileyecek para cezaları kesiliyor. O yüzden dolayı insanlar balığa gidemez oldular. Teknelerimizin hepsi karada. İstanbul’da gemi yolunda insanlar hep balık tutuyor, bizim buradaki balıkçılar limandan dışarı çıkarken ceza yiyorlar. Burada 40-50 tane yeşil ruhsatlı tekne var. Ekmeğini balıkçılıktan kazanan insanlar var. Yeşil ruhsatlı teknelerin sahipleri ayda 2 tane ceza yese zaten kazandığı parayı cezaya verecek. Köprünün yanına gidiyorsun ‘Köprüye neden yaklaştın, 500 metre bu tarafta dur’ diyorlar, Karaçalı dediğimiz Kömür İskelesi’nin o tarafa gidiyoruz ‘Kömür İskelesinden uzaklaş’ diyorlar, gemi yoluna çıkıyoruz ‘Burası gemi yolu’ diyorlar, bu taraf geliyoruz ‘Buraya niye geldiniz tersane var’ diyorlar, bu tarafa geçiyoruz vapur iskelesi var. Bu millet nerede balık tutacak? O zaman yeşil ruhsatları iptal etsinler, bu balıkçılara da maaş bağlasınlar gitmeyelim balığa” dedi.

“Limandan çıkamaz olduk”

Balıkçılıkla uğraşan insanlara, yeşil ruhsatı olan teknelere biraz tolerans gösterilmesini istediklerini vurgulayan Özcan, “Biz denizdeki sorunları, nereye gidilip, nereye gidilmeyeceğini biz herkesten daha iyi biliyoruz. Biz buranın balıkçıları olarak nerede balık tutulur, nereye gidilir, nereye yaklaşılır, nereye gidilmez, denizde ne var, denizin altında ne var, herkesten daha iyi biliyoruz. Biz bu memleketin yerlisiyiz. Yıllardır balıkçılıkla uğraşıyoruz. Babalarımız balıkçıydı, bizler de balıkçılık yapıyoruz. Bize diyorlar ki ‘Şurada balık tut’ ama orada balık yok. Boşu boşuna oraya gidip, benzin yakıp bir de zarara mı girsin adam? Bizim meralarımız var, insanlar oraya gidip balık tutuyorlar. Herkese ceza yazılıyor. Limandan çıkamaz olduk. Yazık günah bu insanlara, bir sürü yatırım yapıyorlar. Ceplerinde biraz parası var onu da buraya veriyorlar, tekne alıyorlar, motor alıyorlar, olta alıyorlar, yeşil ruhsat alıyorlar ‘Balığa gideyim de 3-5 kuruş bir şey kazanayım’ diye. Devlet büyüklerimizden bu konuda bize yardımcı olmalarını istiyoruz. Balık tutulan meraların olduğu yerlerde balıkçı kooperatifleriyle görüşüp profesyonel bir şekilde balık tutan yeşil ruhsatlı teknelere izin verilmesini istiyoruz” diye konuştu.

“Bir tane tekne şu anda yerinden çözülmüş durumda değil”

Bütün balıkçılarının sorununun mevcut meralardan faydalanamamak olduğunu kaydeden Eskihisar Gebze Su Ürünleri Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyesi Gökmen Köksal ise, “Çünkü yapılaşmalar engel oluyor. Feribot iskelesi vardı, genişledi. Gemi yolu çoğaldı, hemen ön tarafımız demirleme alanı. Diğer taraflarda ise liman iskeleleri var. Bu iskeleler daha önce 50 metre boyundayken şu anda 200 metreye kadar uzatıldılar. Bir de eskiden iskelelere 100 metre yanaşılırken şimdi 200’e çıkarıldı. Ufak balıkçılar olarak bizim talebimiz şu; bize yasakları şöyle esnetmelerini istiyoruz; ne bizim ne de karşı tarafın can güvenliğini etkilemeyecek şekilde olmasını istiyoruz. Bizim de ailemizi geçindirmemiz için balık tutmamız gerekiyor. Bir tane tekne şu anda yerinden çözülmüş durumda değil. Hiç kimse balıkta değil. Çünkü girdiğimiz her yer yasak. Oturup bu konuyu incelemeleri lazım. Valimizden, Tarım İl Müdürümüzden, gerekli yetkili kişilerden bu konuda bir hassasiyet talep ediyoruz ki bize yardımcı olsunlar, hepimiz mutlu olalım. Biz de bu vatanın evladıyız, biz de ekmek yiyeceğiz” şeklinde konuştu.

“Haftalardır, aylardır denize çıkmayan insanlar var”

Getirilen yasaklardan dolayı ağcılık diye bir şeyin kalmadığını, herkesin olta balıkçılığına döndüğünü aktaran Eskihisar Gebze Su Ürünleri Kooperatifi üyesi Muzaffer Topuz da, “Buradaki balıkçı esnafı 3-4 kilo mezgit tutup, günlük 140 lira para kazanma peşinde. Bunun 60-70’i yakıta gidiyor. Buradan 5 mil denize gidecek, ondan sonra orada avcılık yapacak, gelecek. Zaten kirlilikten ve sanayileşmeden popülasyon gittikçe azaldı. Eskihisar Kooperatifinin 57 tane üyesi var. Bunların 34 tanesinde yeşil ruhsatlı tekne var. Haftalardır, aylardır denize çıkmayan insanlar var. Burada ağ atan insan kalmadı, ağcılık diye bir şey kalmadı. Artık herkes olta balıkçılığına düştü, 3 kilo mezgit tutmanın peşinde. Mis gibi hava var, çarşaf gibi deniz var, bir tane balıkçımız yok denizde. Çünkü en basit ceza ‘Meskun mahale muhalefet’ polisin kestiği 500 lira, ‘Manevra sahasına girmek’ çatışma tüzüğünden dolayı bin 800 lira, 1380 sayılı yasaya göre ‘Yasak yerde avcılık’ 3 bin- 4bin liradan başlıyor, teknesini bırakıp gelecek insanlar. Onun için kimse denize çıkmıyor. Artık Valilikten mi olur, Tarım İl Müdürlüğünden mi olur, buradaki esnafın sesini duyması lazım. Artık bir şeyler yapılması lazım. Çünkü her geçen gün buradaki insanlar bırakıp gidecek burayı” ifadelerini kullandı.

“El ele vererek balıkçılar için bir çare bulunması gerekiyor”

Vapur iskeleleri ve köprülerin yapılmadan önce her tarafa gidip, rahatça balıklarını tutabildiklerini dile getiren Eskihisar Gebze Su Ürünleri Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyesi Celal İpek ise, “Eskihisar balıkçısının bugüne kadar, son 2-3 seneye kadar böyle bir derdimiz yoktu. Ama son 2 seneden beri bizim bütün derdimiz; yasakların çoğalması, iskelelerin çoğalması. Bizim çok bir isteğimiz yok. Ben sahil güvenliğe ya da deniz polisine kızmıyorum. Çünkü onlar emir kulu, yerilen emirleri yerine getirmekle mükellef. Lütfen, bizim istediğimiz tek şey; bizim mülki amirlerimiz, Valiliğimiz, Tarım İl Müdürlüğümüz, Kaymakamlığımız, el ele vererek balıkçılar için bir çare bulunması gerekiyor” ifadelerine ver verdi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.