Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, elektrikli bisiklet ve elektrikli scooter gibi mikro hareketlilik sistemlerine yönelik standartların belirlenmesi noktasında ilk adımı attı. E-scooter'da faaliyet izin belgesi almak isteyen firmalarda mobil uygulama sahibi olma ve sunucuların Türkiye'de bulunması gibi şartlar aranacak.
Daha önce online olarak gerçekleştirilen bisiklet ve elektrikli scooter ile ilgili Mikro Hareketlilik Odak Grup Toplantısı'nın ikincisi, sektör temsilcilerinin katılımı ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'nun başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantıda ulusal ve uluslararası başlıkları ile şehir yaşamına hareket ve özgürlük katan, çağdaş mikro ulaşım sistemlerinin geleceği derinlemesine masaya yatırılırken, sektörün şu anki durumunun yanı sıra sağlanması gereken standartlara yönelik ilk belirlemeler de yapıldı. Toplantıda, dünya çapında paylaşımlı 4.6 milyon e-scooter sayısının 2024'e kadar 6 katına çıkacağının tahmin edildiğine işaret edilirken, dünyada yıllık 1,7 milyar ton karbon salınımının mikro hareketlilik araçları ile azaltılmasının beklendiğine dikkat çekildi.
Toplantıda konuşan Bakan Karaismailoğlu, bilgi ve iletişim teknolojilerinin baş döndürücü bir hızla gelişirken yeni ihtiyaç ve beklentiler ile farklı eğilimlerin ortaya çıktığını söyledi. Son dönemde özellikle verimli, güvenli, etkin, yenilikçi, dinamik, çevreci ve katma değer sağlayan akıllı ulaşım sistemlerinin ön plana çıktığının altını çizen Karaismailoğlu, "Bizler de bu döneme entegrasyonumuzu hızla tamamlamak için önemli projeleri hayata geçiriyoruz" dedi. Bu artışın beraberinde ulaşım ve trafik gibi sorunları da getirdiğini söyleyen Karaismailoğlu, Bakanlık olarak bu sorunları çağdaş, çevreci ve hayatı kolaylaştıran proje ve yaklaşımlarla çözmek için somut adımlar attıklarını vurguladı.
TÜRKİYE'DE 35 BİN E-SCOOTER KULLANILIYOR
Bakan Karaismailoğlu, 83 milyonu aşan ülke nüfusunun yüzde 92'sinden fazlasının şehir ve ilçe merkezlerinde yaşadığına da dikkat çekerek, "Şu anda Türkiye'de 35 bin e-scooter, 3 milyonu aşkın vatandaşımız tarafından kullanıyor. Ancak özellikle salgın döneminde, alternatif ulaşım araçlarına olan talep ve bu araçların trafikte varlığı hızla arttı. Biz de günün şartlarına ve beklentilere uygun, yenilikçi bir hareketlilik sistemi oluşturmak amacıyla çalışmalarımıza hız verdik" dedi.