Endüstri öncesi döneme göre ortalama 1,5°C sıcaklık artışı gezegenimizin iklimi için tehlikeli sınır olarak görülüyor. Resmi hükümetler arası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) tahminlerine göre bu sınıra 2052 yılında ulaşabiliriz. Ancak yeni bir araştırma, çok daha katı bir aralık belirleyerek bu süreyi 2027 ve 2042 arası olarak belirledi.
Climate Dynamics üzerinde bildirilene göre araştırmacılar, sıcaklık değişimlerinin 2.100 yılına kadar bir modellemesini geliştirdiler. Bu yeni yöntem, IPCC tarafından kullanılan, tüm gezegenin ikliminin karmaşıklığını taklit etmeye çalışan modelden (GCM) farklılık gösteriyor. Araştırmanın ortak yazarı Raphael Hebert'in bir açıklamada söylediğine göre yeni yöntem, teorik ilişkilerden ziyade tarihi iklim verilerini kullanarak sıcaklık artışını çok az sayıda varsayım kullanarak direkt gözlemlerden tahmin etmeye çalışıyor.Yeni yöntem belirsizlikleri yarıya indirirken, önümüzdeki 80 yıl için "muhtemel ısınma aralıklarının" GCM ile tahmin edilenlerle tutarlı olduğunu doğruluyor.
Her ne kadar yeni çalışma tahminleri bir miktar değiştirmiş olsa da, Dünya'nın ısınmaya devam ettiği ve tehlikenin çok yakında olduğu gerçeğini değiştirmiyor. İklim değişikliği ve küresel ısınmayı durdurmak ya da en azından yavaşlatmak için çok az zamanımız var ve Dünya genelinde tüm devletlerin hızlı bir şekilde bu konuda çalışmaları uygulamaya koymaları gerekiyor. İklim değişikliğinin bir tuşa basarak anında düzeltilmesi mümkün değil. Uzun süreli çözümlere ihtiyacımız var ve tahmin edilebileceği gibi bu çözümler zaman alıyor. Ancak bu çözüm sürecinde devletlerin zayıf politikalardan kaçınmaları ve kararlı adımlar atmaları gerekiyor.
2019 yılında ortalama küresel sıcaklık, endüstri öncesine göre 1,1°C yüksekti ve 2020 boyunca da sıcaklıklar kayıtlı en yüksek derecelere ulaştı. Kısacası, iklim krizinin etkileri artık uzakta olan bir endişe değil ve çoktan başlamış durumda.