Dünyanın en büyük buzullarından biri olan Antarktika’daki Thwaites Buzulu, hızla çöküyor. ABD Oregon‘dan araştırmacılar, buzulun doğusundaki buz sahanlığının beş yıl içinde çökebileceğine ilişkin kanıtlar buldu. Bunun, dünya çapında deniz seviyesinin yükselmesi için ciddi etkileri olması bekleniyor.
Thwaites’e sahip olduğu buz miktarı ve erirse oluşturacağı potansiyel tehdit nedeniyle “kıyamet buzulu” da deniliyor.
Bilim insanları, iklim krizinin etkileri nedeniyle özellikle Batı Antarktika’daki bulunan dev buzulun erimesinin hızlandığı erimesinin hızlandığı ve son 30 yılda iki kat daha hızlı erimeye başladığı yolunda sürekli uyarılar yapıyordu.
Yaklaşık olarak Büyük Britanya adası büyüklüğünde olan, 130 km. genişliğindeki dev buzulda tespit edilen korozyon hali hazırda küresel deniz seviyesindeki artışın yaklaşık %4’ünden sorumlu. Thwaites Buzulu, okyanusta her yıl 50 milyar ton buz kaybediyor. Bir bardak suya düşen buz gibi, bu buzul parçaları okyanusun genel su seviyesinin yükselmesine neden oluyor. 2000 yılından bu yana 1 trilyon tondan fazla buz kaybına uğradığı belirtilen ‘Kıyamet Buzulu’nun tamamen erimesi küresel deniz seviyesinde 1 metreyi aşkın bir yükselmeye neden olabilir.
Oregon Eyalet Üniversitesi Buzulbilimci Erin Pettit, Antarktika’daki Thwaites Buzulu’nu inceliyor.
Oregon Eyalet Üniversitesi‘nden buzulbilimci Erin Pettit, buzulun doğusundaki buz sahanlığının yüzeyinde çapraz çatlakların oluştuğunu ve bunun beş ila on yıl içinde çökebileceğini söyledi:
“Bu 1000 kilometrekarelik buz parçası parçalandığında çok fazla direnç gösterecek. Yukarı akıştaki buz için bir baraj gibi olan bu tabaka çöktüğünde daha yüksek kotlardan gelen buz okyanusa akacak – esasen bardağa daha fazla küp atılacak. Bu buz yığını, daha uzun bir zaman diliminde – bir asırlık zaman diliminde olduğu gibi – deniz seviyesinin yükselmesine birkaç metre katkıda bulunabilecek bir barajı ayakta tutuyor. Yani önümüzdeki birkaç on yıl içinde buradan ölçülebilir deniz seviyesi yükselmesi alabileceğiz”
Pettit ve ekibi, Thwaites’in buz sahanlığındaki zayıf noktaları haritalamak için radar kullandı. Araştırmada, yılda üç kilometreye varan oranlarda, hızla yayılan bir dizi çatlak ve yarık keşfedildi. Bunlardan biri; 9.5 km’den fazla (6 mil) uzunluğunda ve 1.5 km’den (1 mil) kalın olanı buzulu bölüyor ve daha ince bir buz alanına doğru ilerliyor.
Thwaites Buzulu’ndaki bu karla dolu yarık, OSU buzulbilimcileri tarafından izlenen birkaç derin genişleyen çatlaktan biri. Bu çatlaklar, sonunda buz sahanlığının çökmesine katkıda bulunacak ve bu da deniz seviyesinin yükselmesine neden olacak.
Söz konusu çatlakların, buzulun ince bölümlerine ve tüm buz sahanlığına yayılması halinde devasa buzulun parçalanması da hızlanacak.
Pettit ve arkadaşları, bulguları geçen hafta bilim insanları ve bilim meraklılarından oluşan bir organizasyon olan Amerikan Jeofizik Birliği’nin sonbahar toplantısında sundu . Pettit, buzun ne kadar hızlı hareket edeceğinin hala belirsiz olduğunu, ancak önemli bir hız kazanmasını beklediklerini söyledi.
Thawesi’nin erimesine küresel ısınmanın yanı sıra artan ve dengesi bozulan rüzgarlar da neden oluyor. Her ikisi de fosil yakıtların yakılmasının neden olduğu iklim değişikliğinin bir sonucu.
Toplantıda konuşan buzulbilimci Kiya Riverman, “Okyanusun ne kadar sıcak olduğu veya okyanus akıntılarının buzun etrafında nasıl aktığı konusundaki küçük değişiklikler buzulların boyutu üzerinde oldukça dramatik bir etkiye sahip olabilir” dedi.: “Özellikle Thwaites çevresindeki okyanus sadece biraz ısındı, ancak bu ‘biraz’ buzulun gerçekten hızlı bir şekilde değişmesini tetiklemek için yeter de artar bile.”
Riverman’ın araştırması, buz sahanlığının altındaki deniz suyunun ve sıcak su akıntılarının buzulları nasıl etkilediğini incelemek için keşif amaçlı çalışmaları içeriyor.
Riverman, “Küresel bir perspektiften bakıldığında, Antarktika’daki bu buzullar o kadar büyük ki, küresel iklimi ve okyanus sirkülasyonunu arka bahçemizdeki (Oregon buzulları) dağ buzullarının yapamadığı şekilde etkileme yeteneğine sahipler” dedi.
Thwaites Buzulu’nun bozulması ve bir yüzyıl boyunca deniz seviyesinin yaklaşık 120 santim yükselmesine katkısı – başka bir nesil için bir sorun gibi görünebilir. Ancak yükselen okyanus seviyelerinin korkunç sonuçları 2121’den çok önce hissedilecek. Pettit, deniz seviyesindeki bir santimetrelik artışın bile erozyon modellerini değiştirebileceğini, tuzlu suyun bataklıklara doğru hareket etmesine yol açabileceğini ve fırtına dalgalarının etkisini değiştirebileceğini söyledii:
“Deniz seviyesindeki yükselmeden bahsettiğimizde, her küçük değişiklik aslında çok önemlidir. Kıyı topluluklarımızın tümü, bu değişikliklerin bir kısmını hafifletmek için çok çalışıyor. Ama bu bir meydan okuma olacak ve yakın zamanda ortadan kalkacak bir meydan okuma değil.”
Antarktika buzulları altı kat hızlı eriyorSadece Thwaites buzulu da değil, Antarktika buz tabakası 1980’lere kıyasla altı kat daha hızlı eriyor. 40 yıl öncesinde yılda 40 milyar ton buzulu erirken şu anda yıllık 22 milyar ton buzul deniz suyu karışıyor.
Bilim insanlarının tespitine göre Antarktika’daki buzulların tamamının eridiği senaryoda deniz seviyesinin 60 metre yükselmesi mümkün.
Kolorado Üniversitesi’nde kıdemli bilim insanı Ted Scambos, şubat ayında NASA’ya verdiği bir demeçte “Uyduların bize gösterdiği şey, damarlanarak parçalara ayrılan buzullar” ifadelerini kullanmıştı.
Yeni yapılan PNAS çalışmasına göre de bu hızlı erimenin bir sorumlusu da tampon gören Thwaites ve Pine Island buzullarındaki parçalanmalar. Araştırma, buzulun zayıfladığını ve parçalandığını, bunun da buzun okyanusa akmasına neden olabileceğini ortaya koyuyor.
Uluslararası organizasyon kurulduThwaites Buzulunun gidişatı o kadar endişe verici ki ABD ve Birleşik Krallık konu hakkında çalışması için uluslararası bir organizasyon oluşturdu. Uluslararası Thwaites Buzulu İşbirliği ismindeki bu oraganizasyon buzulu kalın buz tabakalarını kırabilen buz kırıcı gemiler aracılığıyla inceliyor.
Otuz iki bilim insanı ise bugün, Thwaites Buzulu’nun Amundsen Denizi‘ne bakan kritik alanını araştırmak için bir Amerikan araştırma gemisinde iki aydan uzun sürecek bir göreve başlayacak. İki ülke bunun için 50 milyon dolarlık bir bütçe ayırdı.