Türkiye’nin ekolojik yıkım yaratan faaliyetlerde dünya ortalamasının bir hayli ilerisinde olduğunun hatırlatıldığı raporda, dünya için 29 Temmuz olan Limit Aşım Günü’nün, Türkiye’de bu yıl 27 Haziran`da geçildiği belirtildi. Global Footprint Network’`ün (Küresel Ayakizi Ağı) belirlediği “Dünya Limit Aşımı Günü” insanlığın doğa üzerindeki yıllık talebinin, dünyanın bir yılda sağlayabileceği kapasiteyi aştığı gün olarak tanımlanıyor.
Küresel Atmosfer Araştırmaları Emisyon Veritabanı’na (EDGAR) göre de Türkiye, karbondioksit salınımı açısından dünyayı en çok kirleten ülkeler arasında 15’inci sırada. İstanbul Çevre Durum Raporu, 2019 yılında Türkiye`’deki doğal varlıkların kontrolsüz ve plansız bir şekilde tüketiminin dünya genelindeki kötüye gidişten daha hızlı olduğu kaydedildi.
“Öngörülen 2 buçuk milyondu, 13 milyon ağaç kesildi”Türkiye Ormancılar Derneği’nin rakamlarıyla çevre krizinin vurgulandığı raporda, Türkiye’de son dönemde 550 bin hektarlık orman arazisinin, maden ve turizm tahsisleri gibi kullanımlar nedeniyle yok edildiği yazıldı. Rapora göre ülke genelinde yok edilen ağaç sayısı 55 milyonun üzerinde.
Raporda bu tablo şu ifadelerle anlatıldı: “İki ağacın 4 kişilik bir ailenin yıllık oksijen ihtiyacını karşıladığı düşünüldüğünde, yok edilen ormanlarımızla 27,5 milyon ailenin bir yıllık oksijeni kesildi.”
Raporda dikkat çeken bir diğer nokta, üçüncü havalimanı inşaatı için kesilen ağaç sayısı. “ÇED raporunda sayısı 2 milyon 500 bin olarak öngörülse dahi inşaat için 13 milyon ağacın kesildiğinin saptandığı” belirtilen raporda rakamlar Kuzey Ormanları Savunması’na (KOS) dayandırıldı.
“Hava kirliliğine dair yeterince ölçüm yapılmıyor”Türkiye nüfusunun yarısının Dünya Sağlık Örgütü ölçütlerine göre havası kirli ortamda yaşadığını aktaran Çevre Mühendisleri Odası, İstanbul’un bazı bölgelerinde geçen yıl neredeyse hiç ölçüm yapılmadığının altını çizdi. Raporda büyük kentlerde yaşayanların yılda 250 gün ölümcül kirli hava solumakta olduğu yazıldı. Çalışmanın özetinde, “İstanbulluların yarısının soluduğu havaya dair yorum yapılabilecek yeterli veri toplanamamıştır.” denildi.
İstanbul’un bir mega kent olarak, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı savunmasız olan kentlerin başında geldiği ve 2018 yılının İstanbul’un son 47 yılda karşı karşıya kaldığı en sıcak yıl olduğu da raporda hatırlatılan maddeler arasında.