ÇEVRE HABER - Çevre Deniz ve Ülkemiz İçin

‘20 Metrede’ su altı çöplüğü!

ÇEVRE

Akdeniz Körfezi’ndeki insan kaynaklı kirliliğin boyutuna dikkati çeken AÜ Su Ürünleri Yetiştiriciliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “Önlem almazsak geri dönüşü olmayan sonuçlarla karşılaşırız” uyarısı yaptı.

Antalya Körfezi’nde insan eliyle oluşturulan kirlilik ve bilinçsiz avcılık denizdeki canlı türlerini tehdit ediyor. Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Yetiştiriciliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, su altı çalışmalarında azalmakta olan balık türlerini tespit etti. Antalya sahillerinde ekibiyle birlikte dalışlarda deniz dibinde karşılaşılan çöpleri tek tek fotoğraflayan Gökoğlu, çevre bilinci oluşturulması için özel bir sunum hazırladı.

AKINTI VAR AMA YETMİYORAntalya Körfezi’nde akıntının güçlü olduğunu buna rağmen kirlilik oranının hayli yüksek olduğunu belirten Gökoğlu, “Antalya temiz bir denize sahip olabilir. Çünkü körfez akıntıyla kendi kendini temizleyen bir sisteme sahip. Ama insanların denize attıkları katı atıklar deniz dibinde ve yüzeyinde ciddi kirliliğe sebep oluyor. Antalya’da sanayi kirliliği ve evsel kirlilik çok değil. Ancak insan eliyle oluşturulan kirlilik var. İnsanlar ellerindeki çöpleri denize atıyor. Türkiye’de yüzde 80 sularımızı kaybettik. Antalya’da da aynı sonucun ortaya çıkmaması için çevre bilincini oluşturmak zorundayız” diye konuştu.

HER YER PLASTİK

Plastik kirliliğinin bölge için büyük bir tehdit olduğunu ifade eden Gökoğlu, şöyle devam etti: “Zaman zaman öğrencilerle birlikte dalış yapıp deniz dibinde temizlik yapıyoruz. Her defasında inanması zor atıklar ve eşyalarla karşılaşıyoruz. Deniz dibinde kayaların arasındaki çukurların içi pet şişe dolu. Çevreye duyarsız davranışların yoğun olduğu bölgelerin takip edilip cezai yaptırımların uygulanması gerekiyor. Deniz temizliği için yapılacak en güzel çalışma eğitimdir. Eğitim olmazsa yaptığınız temizliğin hiçbir anlamı olmuyor. Çünkü deniz yeniden kirleniyor.”

TÜRLERİMİZ HIZLA AZALIYOR

Akdeniz’de yerli kıyı türlerinin popülasyonunda müthiş bir düşüş gözlemlediklerini vurgulayan Gökoğlu, lut, granyöz, halili, sarı ağız, çipura, levrek, kefal, ispari, serpe, melanur, sargoz, lahoz (grida) ve orfozun azalan türler olarak dikkat çektiğini aktardı. Kirlilik, bilinçsiz aşırı avcılık ve nehirlerde yapılan değişikliklerin balık türlerini tehdit ettiğini dile getiren Gökoğlu, “Eskiden her taşın altında gördüğümüz türleri artık göremiyoruz. Bu türlerin avcılığına sınırlama getirilmeli. En önemlisi denizlerimiz temiz tutulmalı.”

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.