ABD’deki Rutgers Üniversitesi’nden araştırmacılar, 12 bin yıl öncesinden günümüze dünya sıcaklık modeli oluşturmak için kuzey Papua Yeni Gine açıklarındaki Sepik Nehri ağzının yakınında deniz çökeltileri topladı.
Sonuçta bugünkü sıcaklığın 10 bin yılın en yükseği olduğunu ve ısınma oranının sanayi döneminden bu yana arttığını buldular.
Araştırmanın baş yazarı Dr. Samantha Bova, dönemin yeni iklim rekonstrüksiyonunun Holosen’in ilk yarısının endüstriyel zamanlardan daha soğuk olduğunu gösterdiğini söyledi.
Bunun nedeni ise küresel sıcaklıkların önceki yeniden yapılandırmalarının aksine, geçmiş buzul döneminden kalan buz tabakalarının soğutma etkilerinden kaynaklanıyor. Bu keşif, beklenen ısınma ve iklim modelleri arasındaki anlaşmazlığı, önemli bir iklim değişikliği gizemini çözüyor.
Bova, “Holosen son ısınması, iklim modellerinin öngördüğü gibi, sera gazlarındaki artıştan kaynaklanıyordu ve bu karbondioksitin küresel ısınmadaki anahtar rolü hakkındaki şüpheleri ortadan kaldırıyor” dedi.
“TEK HÜCRELİ ORGANİZMALARDAKİ FOSİLLER KULLANILDI”
Bilim adamları, en son iki sıcak aralığın sıcaklık geçmişini yeniden oluşturmak için okyanus yüzeyinde yaşayan tek hücreli organizmalardaki fosilleri kullandılar. Buna 128 bin ile 115 bin yıl önceki son buzullararası dönem ve 12 bin yıl önce başlayan Holosen de dahil.
Ekip, fosilleri elde etmek için kuzey Papua Yeni Gine açıklarındaki Sepik Nehri ağzının yakınında bir dip çökeltisi topladı ve bunları batı Pasifik ılık havuzunun sıcaklık tarihini yeniden oluşturmak için kullandı. Bova ve meslektaşları, Son Buzullararası ve Holosen dönemlerinde sıcaklığın nasıl geliştiğinin tartışmalı olduğunu açıkladı.
Veriler, modern zamanlarda ortalama yıllık küresel sıcaklığın Holosen’in erken sıcak döneminden daha düşük olduğunu ve bunu küresel soğumanın izlediğini gösteriyor.
“SANAYİLEŞME SONRASI HIZLANDI”
Yine Rutgers Üniversitesi’nden Profesör Yair Rosenthal, “İklim modelleri ile veriler arasındaki bariz tutarsızlık, Holosen sırasında ve muhtemelen gelecekte sera gazlarının iklim değişikliğindeki rolü hakkında şüpheciler arasında endişelere yol açtı. Son 10 bin yılda sanayi sonrası ısınmanın uzun ve istikrarlı ısınma eğilimini gerçekten hızlandırdığını gördük. Çalışmamız aynı zamanda mevsimsel değişikliklerin, özellikle Kuzey Yarımküre yazlarının birçok iklim sistemini çalıştırmadaki öneminin altını çiziyor. Yöntemimiz, ilk kez, yıllık ortalamaları bulmak için mevsimsel sıcaklıkları kullanıyor” dedi. Tüm bulgular Nature dergisinde yayınlandı.
