Hakkâri Valiliği ile Yüksekova Kaymakamlığı, 2 Temmuz tarihinde Yüksekova’nın 60 kilometre güneyinde bulunan ve 3 bin 500 rakımıyla bölgenin en yüksek ikinci dağı olan Cilo Dağları ve Sat Buzul Gölleri’nde festival düzenlendi. Spor aktivitelerinin yapıldığı, konserlerin verildiği festivale, iki gün boyunca 10 bini aşkın insanın katıldığı açıklandı.
Kentin turizm değerine katkı sunmak için yapılan bu festival, kamuoyunda tepkiye neden oldu. Yurttaşlar, buzulların tahrip edildiğini söylerken, bölgenin bakir kalması gerektiğine dikkat çekti.
Yurttaşların eleştirdiği bir başka konu ise buzulların olduğu bölgede uygulanan yasaklar. Buzul göllerine giriş ya yasak ya da valiliğin özel iznine bağlı. Doğaseverlerin ve meraklıların istedikleri zaman giremediği alanda festivalin düzenlenmesi de eleştiri konusu oldu.
Birçok sosyal medya kullanıcısı bölgenin doğasına ve geleceğine dönük duyduğu rahatsızlığı sosyal medya platformlarından dile getirdi. İklim mücadelesi veren kurum ve STK’lar da tepki gösterdi.
İklim Adaleti Kolasiyonu yaptığı açıklamada “Son 35 yılda yüzde 48 oranında eriyen Cilo buzulları insanlığın ortak mirasıdır, korunmalı, festival alanı olmamalıdır! Buzulların beslediği sat gölleri etrafında düzenlenen #Cilofest tüm gezegene karşı işlenmiş bir #ekokırım suçudur! Yaşamı koru, iklimi koru, Cilo’yu koru!” ifadelerine yer verdi.
Ekoloji Derneği ise Cilo buzullarının bakir olmasına dikkat çekti: “ Bakir olan Cilo’yu halkın fikri yerelin idaresi yok sayılarak bir kerede binlerce kişiye açmak doğala ve doğaya rant odaklı yaklaşmak ve zarar vermektir!! Festival adı altında yerele yasak olan doğayı tüketim odaklı turizm anlayışına satamazsınız! #Cilo #Hakkari #doğa #festival”
Siyasilerin de Gündeminde: Buzullar ve Doğa Korunsun
Öte yandan festival, siyaseten de gündem oldu. Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Mersin Milletvekili Perihan Koca, Cilo Festivali’nin ekolojik dengeyi bozduğunu söyledi. Koca, yayımladığı yazılı açıklamada 2020 yılında Cumhurbaşkanlığı kararıyla Milli Park ilân edilen bölgede, festival adı altında suç işlendiğini belirtti. Koca, “26 Eylül 2020 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanan kararla Milli Park ilân edilen Cilo ve Sat Dağlarındaki Buzul Gölleri Hakkâri Valiliği tarafından ‘Hakkâri’de Hayat Var’ teması ile düzenlenen Cilo Festivali ile tahrip ediliyor. Milyonlarca yıllık bir tarihe sahip olan buzullar özellikle son altı yıldır büyük kütleler halinde eriyor. Ekolojik dengeyi geri dönülmez bir talana sürükleyen böyle bir festivalin düzenlenmesi kabul edilemez. Hakkâri’ye doğaya ve yaşama karşı festival adı altında işlenen bu suç kabul edilemez. Doğal varlıklar sizin paranızdan, rantınızdan daha önemlidir. Buzullar ve doğa korunsun” İfadelerine yer verdi.
Yeşil Sol Parti Hakkari Milletvekili Öznur Bartın ise festivale, mecliste yaptığı konuşma ile tepki gösterdi. Bartın, “Cilo Sat Gölleri’nin de içinde bulunduğu bu bölge hem milli park hem turizm alanı hem de maden sahası olarak işaretlenmiştir. Kentin büyük bir bölümünün maden sahası olarak ruhsatlandırılmış olması ise iktidarın doğa düşmanlığı ile birlikte ikiyüzlülüğünü de ortaya koymuştur. Cilo Sat Dağları ve Sat Buzul Gölü’nde düzenlenen organizasyon ile buna bir kez daha tanıklık ettik. Kayyımların düzenlediği bu organizasyonda Hakkâri ile hiçbir bağı olmayan ancak iktidara yakın olması sebebiyle kimi kişilere, şov alanı açıldı. Kadim Hakkâri kültürü, Kürt kültürü, müziği, dili es geçildi. Görünmez kılınmak istendi” ifadelerini kullandı.
