Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Erdoğan 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Sanayileşme ve modern teknolojideki hızlı gelişmenin, insana doğaya müdahale etme imkanını sağladığını, sınırsız tüketim hırsı ve tabiat üzerinde tahakküm kurma isteğinin ise tüm insanlığı ciddi çevre sorunlarıyla karşı karşıya bıraktığını vurgulayan Erdoğan, dünyanın bugün küresel ısınma, kuraklık, susuzluk, çölleşme, biyolojik çeşitliliğin azalması ve bazı canlı türlerinin yok olması gibi ciddi çevre felaketleriyle mücadele ettiğini bildirdi.

GELECEK NESİLLERE DAHA YAŞANABİLİR BİR DÜNYA BIRAKMAK İÇİN...

Gelecek nesillere daha yaşanabilir ve yeşil bir dünya bırakılabilmesinin, küresel çevre sorunlarının çözüme kavuşturulmasıyla mümkün olacağına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çevre sorunları ise tüm insanlığın müşterek meselesi olup çözümü uluslararası iş birliğini gerektirmektedir. Doğaya ve çevreye dair bakış açımızı düzeltmediğimiz takdirde, ecdadımızın mirası, evlatlarımızın emaneti olan bu dünyanın yaşanılır bir yer olmaktan çıkacağı unutulmamalıdır." değerlendirmesinde bulundu.

"ÇEVREYİ VE EKOSİSTEMİ KORUMAYA YÖNELİK DÜZENLEMELERE ÖNCELİK VERDİK"

Bu bilinçle, bir yandan hızlı bir büyüme süreci kaydederken diğer taraftan çevreyi ve ekosistemleri korumaya yönelik düzenlemelere öncelik verdiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin uluslararası anlaşmalar çerçevesindeki sorumluluklarının bilinciyle her alanda sürdürülebilir kalkınma ve çevrenin korunmasını ön plana çıkaran politikalar yürüttüğünü ifade etti.

Erdoğan, mesajında şunları kaydetti:

"Daha yeşil, daha temiz bir Türkiye için ülke genelinde atık yönetimi, iklim dostu teknoloji, enerji kaynaklarının kullanımı, hava, su ve toprak kalitesinin iyileştirilmesi, ağaçlandırma kampanyaları ve planlı şehirleşme yönünde önemli çalışmalar yürütüyoruz. Çevre sorunlarıyla mücadelenin en önemli şartlarından biri de çocuk yaşlardan başlayarak vatandaşlarımıza çevre duyarlılığının aşılanması, tüm insanlığı tehdit eder boyuta ulaşmış bu tehlikeye karşı alınacak tedbirleri toplumun tüm bireylerinin benimsemesidir. Doğaya saygılı, çevreye duyarlı, israf yerine kanaati esas alan bir tüketim anlayışını toplumsal hayatta yerleştirmemiz gerekmektedir. Bu konuda geç kalındığı takdirde çevre felaketi, kirlilik, hastalıklar, kıtlık, yoksulluk gibi sorunlarla başa çıkmamız mümkün olmayacaktır. Bu hususta aileler ve eğitimciler başta olmak üzere hepimize büyük sorumluluklar düşmektedir.

Dünya Çevre Günü'nün çevre sorunları konusundaki toplumsal farkındalığın artmasına katkı sağlamasını temenni ediyor, gelecek nesillere daha yeşil bir dünya bırakmak için tüm vatandaşlarımızı duyarlı olmaya çağırıyor, en kalbi duygularımla selamlıyorum."